Gerek oyunlar gerekse de oyunlaştırma projeleri son yıllarda eğitim dünyasının parlayan yıldızları… LunaFuture olarak uzaktan eğitim çalışmalarının yanı sıra oyun ve oyunlaştırma alanlarında da çalışmalar gerçekleştirmekteyiz. Yaptığımız çalışmalarda fark ettik ki pek çok zaman oyun ve oyunlaştırma kavramları birbirlerinin yerine kullanılıyor. Bazen de simülasyon, ciddi oyun, oyun bazlı öğrenme gibi kavramlar da işin içine giriyor ve işler iyice karmaşık hale geliyor. Bu blog postunu bu duruma bir çözüm sunmaya katkı sağlayabilecek şekilde hazırlamak istedik. Dilerseniz kısaca kavramların anlamlarından ve birbirlerinden farkından bahsedelim.
Oyun (Game/Gaming):
Aslında çocukluk yaşamış olan her birimiz oyunun ne olduğunu biliyoruz. Kuralsız veya kurallara bağlı; tek başına veya sosyal etkileşimler içeren eğlenme amacıyla gerçekleştirilen etkinliklere oyun diyoruz. Bu çerçevede oyunun insan doğasını da aşıp hayvanlara kadar genişleyen bir bağlam olduğunu düşünebiliriz. Oyunların dijital oyunlar, masaüstü oyunlar, video oyunlar gibi profesyonellerce yapılandırılmış olanlarının eğlence faktörünü ön plana aldıklarını ve katılımcıların eğlenmesini amaç olarak belirlediklerini söyleyebiliriz.
Oyunlaştırma (Gamification):
Oyunlaştırma ise oyun öğelerinin nihai amacı eğlendirmek olmayan bir amaç için kullanılması olarak adlandırılabilir. Yani tasarımcının ana derdi eğitim gibi oyunla ilgili olmayan bir unsurun gerçekleştirilmesidir. Tasarımcı kullanıcıyı eğlendiren bir takım oyun öğeleriyle katılımcının içsel bir motivasyonla hareket etmesini ve istediği hedefin gerçekleştirilmesini sağlar. Yabancı dil eğitiminde yarışma düzenleyerek kelime ezberletmek; piyano haline getirilmiş basamaklarla kullanıcıların yürüyen merdiveni değil de normal basamakları kullanmasını sağlayarak daha fazla hareket etmelerini sağlamak gibi çalışmalar oyunlaştırmaya örnek olarak gösterilebilir. Yani amacınız sadece eğlendirmekse oyun tasarlamaktasınız. Eğer mevcut başka bir amacınızı oyun öğeleriyle süsleyip eğitiminizi veya projenizi çekici hale getiriyorsanız oyunlaştırma gerçekleştiriyorsunuz.
PBL:
Points(Puanlar), Badges(Rozetler), Leaderboards (Liderlik tabloları) kelimelerinin baş harflerinden oluşan kısaltma. Oyunculara yaptıkları görevler ve işlemler karşılığında puanlar ve özel tasarlanmış rozetler vermek ve puanlara göre liderlik tabloları oluşturarak rekabeti arttırmak en sık kullanılan oyunlaştırma öğeleri arasında sıralanabilir. Yine de oyunlaştırmanın sadece PBL’den oluşmadığını bilmek ve yaratıcı başka oyun mekanik ve dinamiklerini kullanmak daha çekici oyunlaştırma örnekleri oluşturmak için önem taşımaktadır.
Oyun Tabanlı Öğrenme (Game Based Learning):
Oyun Tabanlı Öğrenme kullanıcılara yeni kavramlar ve beceriler öğretmek için eğitim amaçlı tasarımların kullanıldığı bir öğrenme ortamını ifade eder. Kullanıcıların öğretilen konuları daha iyi anlamalarına yardımcı olan uygulamaların geliştirilmesini içerir. Oyun Tabanlı Öğrenme, çalışan eğitimi, ekip oluşturma ve yönetme, müşteri hizmetleri eğitimi, şirket eğitimi gibi alanları kapsamakla birlikte şirketlerin ihtiyaç duydukları tüm alanlarda kullanılabilir. Oyun Tabanlı Öğrenme çalışanların şirket konuları hakkında eğlenceli şekilde bilgi sahibi olmalarını hedefler. Oyun Tabanlı Öğrenmede çalışanlar denemeler yapabilir ve başarısızlık korkusu olmadan yeni beceriler uygulamak için bilgilerini kullanabilirler.
Simülasyon:
Gerçek dünyanın bir kesitinin, bir sürecinin sanal bir ortama aktarılmasıyla gerçekleştirilen uygulamalardır. Esas amaç kullanıcının bu gerçek süreci ve ortamı deneyimlemesini sağlayarak, gerçek koşullardaki sonuçları aktarmaktır. Simülasyonlar eğlenceli olabilirler fakat eğlenceli olmak, oyun oynatmak gibi bir amaçları bulunmamaktadır (Araba kullanmak da pek çok kişi için eğlencelidir ama asıl amacı ulaşım sağlamaktır). Simülasyonlarda geribildirimlerin hemen değil de kullanım sonrasında gerçekleştirilmesi daha çok tercih edilen bir yöntemdir. Mesela bir uçak simülasyonunda veya iş sağlığı güvenliğini merkeze alan bir üretim süreci simülasyonunda kullanıcıların hataları anlık olarak düzeltilmez, olumsuz sonuçların gerçekleştirilmesi ve sonrasında hataların aktarılması sağlanır. Eğitim amacıyla kullanılan simülasyonlarda kullanıcının tüm işlemleri hatasız veya minimum hatayla gerçekleştirene kadar tekrar etmesi sıkça tercih edilen bir yöntemdir. Ölümcül sonuçlar doğurabilecek ortamlarda ve iş süreçlerinde (yüksekte çalışma, zehirli kimyasal malzemeler içeren çalışmalar; depo, liman, fabrika, maden gibi ortamlar), telafisi çok zor olabilecek ekipman kullanımlarında (uçak, gemi, denizaltı, kapsamlı fabrika makineleri, silah vs.) simülasyon kullanımı sıkça görülmektedir.
Ciddi Oyun (Serious Game):
Ciddi oyunlarda oyun mekanikleri ve dinamikleriyle tüm öğeler dijital oyunlardaki gibi tasarlanmıştır. Bu haliyle başlı başına bir oyun türü olan ciddi oyunlar tamamen eğlenceyi ön plana almamalarıyla oyun dünyası içinde ayrışırlar. Ciddi oyunlar, bir öğrenme hedefini veya aktarım amacını merkeze alarak tasarlanırlar.
Bu türün Oyun Tabanlı Öğrenmeye göre farkı sadece eğitim vermek amacını taşımamasıdır. Ciddi oyunlar eğitim amacıyla tasarlanabilecekleri gibi bir süreci aktarmak (mesela Democracy serisi gibi oyunlar siyasi süreçlere odaklanırlar); bir konuda farkındalık oluşturmak (örn. Darfur is Dying) gibi farklı alanlarda da tasarlanırlar.