Gerek ülkemizde ardı ardına yaşanan sıcak gelişmeler, gerekse de Amerikan seçimlerinin etkisiyle birlikte artık hiçbirimiz siyasetten uzak olduğumuzu söyleyemiyoruz. Democracy 3 herkesin kafa patlattığı, “ben olsam şöyle yapardım” dediği bu günler için sizi bizzat devlet yönetimine geçiren, “e hadi bakalım, biraz da koltuğa geç seni de görelim” diyen güzel bir politik simülasyon. Özellikle berber koltuğu ve takside fikirlerini ortaya koyanlar için öneriyorum.

Menü yapısı üzerinden ülke içindeki farklı çıkar gruplarının kompleks ilişkilerini yönettiğiniz, daha doğrusu yönetmeye çalıştığınız bu oyunu siyasetle ilgilenen herkes oynamalı. Gerek merkez liberal siyaset, gerekse de sol ve sağ çerçevede politikalar geliştirmeye izin veren simülasyon turn yapısı üzerine kurulu. Devletin başı olarak belirli siyasi, ekonomik kararlar veriyor; kendi siyasi görüşünüze uygun altyapı yatırımları yapıyor, vergilendirme politikalarıyla çıktığınız yolda ilerlemeye çalışıyorsunuz. Oyun kendi içinde kumarı yasal hale getirmekten, refah devleti politikaları uygulamaya veya baskı üzerine kurulu bir devlet yapısı kurmaya kadar geniş bir çerçeve sunuyor. Dolayısıyla “what if” senaryoları uygulamaya koymak oldukça keyifli. Mesela Küba gibi sosyalist bir ülkeyi kapitalist bir off-shore cennetine çevirmeye çalışmaktan, ABD gibi bir ülkeyi sosyalist bir devlet haline getirmeyi denemek gibi ilginç mücadelelere girişebilirsiniz.

Şunu baştan söylemekte fayda var, işin sonunda mutlu bir son bulmak biraz zor 🙂 Yani başta seçtiğiniz ülkenin genel ekonomik, sosyolojik dinamiklerinden ne kadar farklı bir yola girerseniz o kadar da dirençle karşılaşıyorsunuz.

Bu çerçevede aslında bir oyunun “gerçek” yöneliminin matematik model ve oyun yapısı içinde nasıl gizlenebileceğini de gözlemlemiş oluyoruz. Oyunda mevcut devlet kurumlarını kamulaştırma hamlesi gibi önemli politik araçların -bence- özellikle yer almaması nedeniyle “aşırı” sol ve sağ politikalar hüsranla sonuçlanmak durumunda kalıyor. İster istemez oyuncunun kafasında oluşturulan mesaj da merkez liberal politikalardan sapıldığında sorunların başlayacağı yönünde oluyor. Eğitsel anlamda oyun geliştirenlerin veya geliştirmeyi planlayanların verilmek istenen esas mesajın oyunun yapısının içine nasıl yedirildiğini gözlemlemesi açısından belki “simulasyon” olarak değil de, “edu-game” çerçevesinde nasıl bir yol izlenmesi gerektiğine dair güzel ve “açık dünya” izlenimi veren bir örnek.

Benzer şekilde ülke içinde yürütülen farklı politikaların hangi unsurları ne şekilde etkileyeceğini öğretmeye yönelik başarılı bir uygulama olduğunu söyleyebilirim. Democracy serisi gibi uygulamaları gerek oyun, gerekse de eğitsel oyun olarak başka alanlara yönelik ülkemizde de görmemiz dileğiyle…

http://positech.co.uk/democracy3/

Not: Bu yazı 11 Kasım 2016’da Linkedin’de yayınlanmıştır.